9 Mart 2014 Pazar

KAYBETMEDEN ÖNCE _ 6 ŞUBAT

Zamanla yarışıyorum resmen.Acı çekeceğim anı bekliyorum.Dedemin ölüm haberini alacağım saati, okulların açılacağı günü,hayatımın mahfolacağı günü, tamamen yalnız kalacağım günü...
Yüzümü sivilceler bastı,iyice çirkinleştim,kilo da aldım, göz kapaklarım sürekli olarak yarı açık yarı kapalı,kalbim yaralı,ruhum bedenim; yorgun bitkin.Zihnim sürekli anlamlandıramadığım bir şeylerle meşgul.Bir gün hayattaki tüm güçlüklere göğüs gereceğim derken,öteki gün yaşamıma isyan ediyorum.Sürekli bir şeyleri sorguluyor fakat araştıramayacak kadar yorgun düşüp; tembellikten sadece sorgulamakla kalıyorum cevap alamıyorum.Okulu bıraksam mı acaba diyorum bazen.Sonra okulu çabuk bitirsem...Okulu bitirip biran önce çalışabilsem; kendi hayatımı kurabilsem;çalışabilsem;kendi hayatımı kurabilsem,herkesten uzakta...Liseyi biran önce bitirsem başka bir şey istemem.
Üniversiteyi başka bir şehirde okur rahatıma bakarım.Tek derdim,para ve derslerim olur.Ben bu şehirden sıkıldım artık.İstanbul'u içimde terkettim.Fakat bir türlü İstanbul'dan dışarıya ayak basamadım.Hiç bilmediğim bir şehirde yalnız başıma olmak istiyorum.Hiç kimseleri tanımadığım bir yerde...
Düzgün,pırıl pırıl arkadaşlarım olsun istiyorum.Her zaman vakit geçirebileceğim,kavga etmekten onları kaybetmekten korkmayacağım dostlarım...Zor zamanlarında yanlarına koşacağım; zor zamanlarımda yanıma koşacak dostlarım.Hiç kıskançlık olmasa aramızda.Hiç ayrılık olmasa...Bir şeylerin nlamlı olduğu zamanlara dönmek istiyorum.
Uzun dalgalı saçlarımı geri istiyorum.Bir köpek istiyorum.Düzggün bir kaç dost istiyorum. Mutlu olmak değil de mutsuz olacaksam da dostlarımla olayım istiyorum.
Hiç terketmeyecek cilveli bir aşk istiyorum.Beni kaybetmekten korktuğu için bana olan aşkını dışarıya vuramayan fakat bana aşık olduğu her halinden belli olan bir arkadaş.Birlikte zaman geçirebileceğim güvebilir,dertlerini dinleyeceğim,dertlerimi dinleyecek,zor anlarımızda birbirimizin yanında olacağımız,birbirimizi koruyup kollayacağımız, yanlıştan doğruya saptıracağımız bir dostluğumuz olsun.Birkaç arkadaşım olsun istiyorum.Erkekli,kızlı; ama asla birbirlerinden çıkarı olmayacak arkadaşarl...
Bir aile istiyorum;huzurlu beraberlik içinde.Bir iş istiyorum yapabileceğim ve sevebileceğim türden.Bir eş istiyorum; tüm zorluklara beraber göğüs gerebileceğimiz, birbirimize hayatımızın her anında sahip oçıkıp,saygı duyacağımız bir eş istiyorum.
Anlaşılmak,sevilmek istiyorum.Sevildiğimi hissetmek...Terkedilmemek,yalnız bırakılmamak , sevdiklerimi kaybetmemek istiyorum.Güzel arkadaşlıklar istiyorum.Eski arkadaşlarımı da geri istiyorum.Eski arkadaşlarımı da geri istiyorum.Eski zamanlarımı.Güvenilir insanlar istiyorum çevremde.Beni seven insanlar.Yeni şarkılar istiyorum.Bnenden başka kimselerin dinlemediği.Şarkı söylemek,rahat,huzurlu,uzun bir tatil yapmak istiyorum.Ciğerlerimi alkolle doldurup kendimden heçmek...Uyurken acısız bir şekilde can vermek...
Eleştirilerden uzak olmak istiyorum.Sarhoş olmak,ne yaptığımı bilmemek,acı çekmekten uzak olmak istiyorum.Bir köpeğim olsun; onu gezdirirken huzur bulayım istiyorum.Kendi kendimle konuşmak  defterlere kimsenin haberdar olmayacağı  şeyler karalamak istemiyorum.Kendimi ifade edebilmek istiyorum.Güzel bir cilt,güzel bir vücut,güzel göğüsler,etkileyici bakışlar,hoş,sevimli,insana huzur veren pürüssüz,parlak,temiz bir yüz istiyoruŞeker pembesi dudaklar, al al yanaklar,kalçalara uzanan dalgalı doğal saçlar,güzel gözler,güzel bir kader istiyorum.Çikolatadan yemeklerden ve kilo almaktan uzak olmak istiyorum.Evde eğitim görmek mesela,okulda her istediğini giyebilmek....YEni şeyler keşfetmek istiyorum.Zeki olmak.Herkesin saygı duyduğu,başarılı biri olmak istiyorum.İnsanlar benim yanımda söyleyecekleri şeyleri on kere gözden geçirip konuşsunlar istiyorum.Beni ben olduğum için sevsinler,benden çıkar elde etmek için değil,bana değer versinler istiyorum.İstiyorum da istiyorum.Sex mavisi kadar güzel hayallerim,kömür karası simsiyah bir hayatım var 
Firar etmem imkansız kalbimin bütün kapıları tutulmuş.

Ve bugün 9 MART 2014 ben dedim 5 MART GECESİ 03.10 sularında kaybettim.
Bir ev istiyorum.İçinde tekrar aile olabileceğimmiz bir ev.Büyümek istemiyorum.Annem babam da olsun istiyorum.

18 Şubat 2014 Salı

Okul Aşkııı

Sesinin her bir frakansını kulaklarımda hissetmek ve gülüşünü uzun uzun seyretmek istiyorum.Uzaktan bakmak yerine gelip açık açık konuş istiyorum; bir şey hissediyorsan da hissetmiyorsan da.En azından bileyim istiyorum.
Çok bir şey istemiyorum.Kalbinin kapılarını bana sonuna kadar aç istiyorum, gireyim ve bir daha hiç çıkmayayım.Geleyim aklına, hiç gitmemek üzere; hiç bitmemek üzere.Sesini dinlemek istiyorum, ağzından çıkan her bir kelime benim için olsun istiyorum.O huzur veren gülüşünü uzun uzun seyretmek istiyorum, dudakların sadece bana gülsün gözlerin sadece bana baksın.Sesin sadece benimle konuşurken o kadar güzel çıksın.
Beni görünce heyecanlan elin ayağın birbirine dolansın istiyorum bunu farkedip sevineyim, muzip muzip bakayım sana.Bir kez daha göz göze gelelim.Ve baktığın limanın ben olduğumu bileyim, sadece baktığın yönde bulunmayayım baktığın liman olayım.Sen iste tüm gemileri batırayım.Sadece gülümse ve uzak kalma.Gel ve hiç gitme.Sev ve gülümse.Adımı zikret ve hiç bitme.
Sevgilim olmana gerek yok, yakınım da olsan da olur.Benim tek istediğim seninle gülmek.Senin sessiz kaldığın durumlarda kelimelerle boğuşuyorum.Kendimle konuşuyorum.
Tamam diyorum git konuş tam da karşı sınıflara denk geldiniz bu ders hadi diyorum en azından bi ''Nasılsın?'' de ve gülümse.Sonra bir şey tutuyor beni gurur,zaman,onur ya da kaygı olsa gerek '' Peki ya sonra ? '' sonra ne olacak diyorum, ne değişecek.Çok sık bakmıyorum kafa çeviriyorum, ya da bakıp uzun uzun gülümsüyorum.Kader kısmet diyorum, Allah'a bırakıyorum.

4 Şubat 2014 Salı

Ahh hayat bir gece yarısı :)

Yine yalnızlığımla başbaşa kalıp kederlendiğim bir günün gecesindeyim.Aklımda olur olmadık şeyler; saçma sorular.
Birini sevememek suç mu ? İnsan kimi seveceğini seçebilir mi ? Neden hep böyle üzerimize gelirler ki.Gerçekten seven insan sevdiğinin arkasından konuşur konuşturur mu ? O kadar aşık olduk o kadar sevilmedik biliriz elbet kötü bilinsin istenmeyiz.Seven sevdiğinin ardından konuşmaz konuşturmaz.Sessizliğe gömülür gidişinin ardından, bitişinin ardından.Gecenin ayazına sığınır.Geceler bizim.
Bir şarkı çalar hani geçmişi geleceğe taşır.Geçmişteki tüm acıyı geri getirir.Cami avlusunda terkedilmiş bir bebek gibidir geri gelen acılar; bırakmaya kıyamazsın ama sahiplenmekten de korkarsın.Çünkü bilirsinki orada bitmez, devamı vardır.Yaşanacaklar vardır.Acıları tazeleyecek ardından gelen yüksek dozda acılar...
Her aşkın bir şarkısı vardır derler.Ne zaman eskilerden bir şarkı çalsa dalıp giderim uzaklara.Daldan dala atlarım bir kişide sabit kalamam.Kimseyi sevmiyor olmamın fevkalade oluşunun yanında geçmişimin boş olmaması fevkaladenin de fevkinde berbat bir şey.Berbat bir his.Boşluktayım.Geçmişimin boşluğunda.Ne çok sevgili,ne çok dost,ne çok sırdaş,ne çok kardeş bıraktım ardımda.Çoğunluğundan da darbe yedim.Hayat acımasız.Kimse kalıcı değil.İnsanlar geçicidir.Terketmeyi de terkedilmeyi de bilmeli,öğrenmeli insan.Bir sınava hazırlanır gibi.Tecrübeli olmalı, ve tecrübelerinden yararlanabilmeyi bilmeli.
Ben bitti demeden bitmez.Dur daha bitmedim.Ne bu tavırlar ? Ne bu acelecilik ? Erken davranıyorsun hayat.Her şeyin üstesinden geleceğim, seni de alt edeceğim.Öyle güçlü olacağımki iki ayağımın üzerinde durmaya bile gerek kalmayacak ayakta kalabilmem için dimdik olabilmem için topuklarımın parmaklarımın çabalaması gerekmeyecek.Seni yeneceğim.Ben  gülüşlerimi kaybetmeden sen galip gelmeyeceksin.Ne zamanki gülüşlerimi kaybederim, o gün senin bayramındır.
Ve ben kimseye bedavadan bayram armağan etmeyi sevmem, her acıyı sikip atan kahkalarım vardır unutma:)



Gün batımı umutları da beraberinde götürür

Bana yazdığın uzun bir yazı vardı.Bu ayrılığımızdan 2 ayrılık önce :D Hakkını vermeliyimki çok iyiydi.İkimiz de yazmakta ve edebiyatta oldukca iyiydik.Hatta felsefede kapışırdık bazen kendi aramızda; fakat bu yönümü senden olabildiğince gizlemeye çalıştım,çünkü bir şeylerde benden üstün olman seni oldukca iyi hissettiriyordu.Egolarını tatmin etmene izin verdim.Tabiiki benden üstün olduğun yönlerin vardı ama egolarınla o kadar meşguldünki seni takdir etme şerefine nail olmamı sinirlerimi bozarak engellemiştin.Bak ne diyeceğim; seni özlemedim de değil hani :) Özledim deyişlerime bakma geri istemem seni.Yanımdayken de yakın değilsinki.Ne kadar sevsen de aramızda koca koca uçurumlar var.Ben seni uzaktayken daha çok seviyorum.Gelme;istemem.İncitirim seni.Senin beni incittiğin gibi.Bana bu kadar âşıkken nasıl oldu da aldatabildin aklım almıyor.Neyse; herkes hata yapar.Ama ben her hatayı affetmem.Dışımda kalman ikimiz içinde en iyisi oldu bence.Umarım beni özlemiyorsundur,çok acı çekmiyorsundur umarım.Benden nefret etme;hep sev.Bunu bilmeye ihtiyacım var.Sevildiğimi hissetmeye.Gerçi ben bunca sene hayatımın hiçbir kısmında sevildiğimi hissetmedim ama olsun.Yetim bir çocuğum ben.Öksüz bir kız çocuğunu sever gibi sev beni.Hiç kopama.Bırakama.Hatalarının farkına var ve vicdan azabı çek.Sev,sevil ama beni sevmeyi de ihmal etme olur mu ? Hiç geçme benden.Geçeme.Sen saklımsın.Kimselere anlatamadığımsın.Ama âşık olduğum değilsin..Özelsin ama üzersin.
Kalbim boş.İnsanlar da boş.Kalabalıklar arasında yalnızım.
''Esip gürlesem; fırtına olursunuz;tepkisiz kalsam deniz olmayan yerden lodos çıkarırsınız.''
Günlük yazarken biraz daha çocuklaşıyorum sanki.Yazmak çocuksu yönlerimi ortaya çıkarıyor.Olsun ben seviyorum.Acılar içinde büyüyen bir kız çocuğuydum.Bırakında çocukluğumu yazılarımda yaşayayım.

Her umudun ardından gün batar.
Umutlarımızın yıkılmasını sevmezken,
Gün batımını seyretmeyi sevmemiz...
Sizce de saçma değil mi ?
Batan her gün içine bir umudu hapseder bence...

Sevgiliye İhtiyaç Duyma.

Birileriyle güzel vakit geçirmek mi istiyorsun ? Dostlarınla sözleş.Sevildiğini hissetmek mi istiyorsun ? Anne ve babana kocaman sarıl.Sahiplenildiğini bilmek kıskanılmak mı istiyorsun ağabeyin ve ablan ne güne duruyor ? Kaybetmekten korkacağın birini mi istiyorsun ? Değer verdiklerin ya bu dünyadan göçüp gitse ? Geri getirebilir misin, yerine birini koyabilir misin; peki ya gelen o yeri doldurabilir mi ? Sağlam bir tek dostun mu var ? Neyine yetmiyor.Bu dünyada her şey sevgili değil.Kardeşini de sevebilirsin akrabalarını da, dostlarını da.Sevgili sevgili diye bi yerlerini yırtmana ne gerek var ?



3 Şubat 2014 Pazartesi

Esip gürleseniz; size fırtına olurlar.Tepkisiz kalsanız deniz olmayan yerden lodos çıkarırlar.

Hiç işlemediğiniz bir suç yüzünden suçlandınız mı ? Yasal yollardan biri olmak zorunda değil hayatınızın herhangi bir karesinde.
İnsanlar artık onların istediği gibi biri olmadığınızda değiştiğinizi söylerler ve sizi suçlarlar.
Oysa insan kimi seveceğini seçemez.Herkesi sevip,herkese kardeş veyahut sevgili gözüyle bakamaz.Fakat siz bu şekilde onların egolarını tatmin edecek karakterde bir insan olmaktan uzaklaşınca affınıza sığınarak belirtiyorum ki ''kahpe'' damgası yersiniz.Oysaki karşınızdaki size nasıl davranıyorsa siz de onun tavırlarına göre hareket edersiniz.Şimdiki gençlerin dilinde olan bi kelime ''takmak'' ; onları takmadığınızı idda ederler.
Esip gürleseniz; size fırtına olurlar.Tepkisiz kalsanız deniz olmayan yerden lodos çıkarırlar.
İki yol da sizin zararınızadır fakat unutmayınki ''Öfkeyle kalkan zararla oturur''. Ciddiyetinizi koruyun ve insanların ne dediklerini asla takmayın.Siz vicdan yapıp onlara kuyruk oldukca onlar bu davranışları sergilemeye devam edeceklerdir.Her ne söylerlerse söylesinler umursamayın.Kimse kimsenin seviyesini belirleyemez.Herkesin seviyosini konuşma şekli belirler.Herkes kendi seviyesinin yüksekliğini ve alçaklığını konuşmasıyla veyahut sessizliğiyle belirler.
''İnsanları mutlu edeceğim '' diye kendi mutluluğunuzdan olmayın.Yaptığınız en ufak bir şeyi istemediklerinde hangi yolu seçmiş olursanız olun sizi suçlarlar.Kendinizi bile bile ateşe atmaktansa kendi yolunuzu seçin ve hırçın bir su misali alevleri ezip geçin.

2 Şubat 2014 Pazar

Geçmişe Dönük

Sarıldığımda o soğukta ısınıyordum sanki; o yağan yağmur duruyordu hissetmemeye başlıyordum. Kollarının arasında buluyordum huzuru. Yalancı gözleriydi manzaram. Karşıma çıkan herkesi ona benzetip hiç kimseyi onunla aynı kefeye koyamıyordum. Sabaha kadar bir damla uyku girmiyordu gözlerime. Geç saatlere kadar oturuyordum sırf o mesaj atar umuduyla. Uyuma konuşalım mesajları vardı; uykudan gözlerim yarı kapalı olsa da peki diye cevaplayıp heyecanlandığım. Belki görürüm umuduyla her gün birlikte gittiğimiz yerlere uğrardım. Eve dönerken dahi onun kullandığı yolları kullanırdım, olur da denk geliriz diye. En sevdiği ve bana da dinlettiği şarkıyı sürekli başa sarıp dinlemek gibi de berbat bir huyum vardı. Telefonumda müzik listemdeki bütün şarkıları birlikte dinlemek gibi bir salaklık yapmıştık. Belki eskiden olduğu gibi evimin önünde sabahlara kadar cama çıkarım umuduyla beni bekler diye her gece pencere önünde sabahlamak gibi salakça hareketlerim oldu. Beraber yaptığımız şeyleri hatırlayıp ağlarken biranda sırıttığım zamanlar oldu. En çokta gülüşüne aşıktım. Bakışına. Kirpiklerine. Kimse anlamazdı. Bir değişik sevmiştim. Sonra her güzel şey gibi o da bitti. O kadar yakınken metrelerce mesafeler girdi aramıza. Müzik zevkimi değiştirip müzik listemi yeniledim. Geçtiğimiz yollardan geçmemeye özen gösterdim. Farklı sevdim. Ne yaşanırsa yaşansın hiçbir zaman es geçemediğimdi, hep gözyaşlarını sildim. Ve anladımki hiç sevmemişti. Sonra kimseyi sevemedim. Herkes bana düşman kesildi. Böylesine bir hayal kırıklığını hangi gülüş onarabilirdiki. Yalnızlığı seçtim. Turkuaz ojeye bayılırım zaten  zahmet edip okuyacaklarmış gibi uzun uzun da yazdım o da bi salaklık